“Yenilenebilir Enerji Projeleri Daha Kolay Finansman Alıyor”-“Renewable Energy Projects Gets Funding More Easily”

0
649

Garanti Bankası tarafından hazırlanan “2016 Elektrik Sektör Raporu”na göre, banka bilançolarının büyük bir kısmı enerji projelerinden oluşuyor. Elektrik üretim sektörüne yapılan toplam yatırım miktarı 70 milyar dolara ulaşırken bankalardan alınan toplam finansman ise 50 milyar dolar. Finansman ihtiyacı olan projelerin %70’i yani yaklaşık olarak 12,500 MW’lık bir bölümü, yenilenebilir enerji projelerinden oluşuyor. Rapor, tarife garantisi ve mevcut fonlar nedeniyle yenilenebilir enerji projelerinin kolaylıkla finansman almayı sürdüreceğini belirtiyor.*

Esen ERKAN-Yazar, Enerji Panorama

“Talep, orta düzeyli büyüme aşamasına doğru ilerliyor”

Grafik-1

2016-2026 elektrik sektörü projeksiyonlarına yer veren rapor; küresel krizden sonra ortalama talepteki büyümenin %6,9’dan %5,1’e gerilediğini ve son dört yılın ortalamasının daha da azalarak %3,6’ya düştüğünü belirtiyor. Türkiye’de büyümeye yön veren unsurların yüksek düzeyden orta düzeyde büyüme aşamasına doğru ilerlediğini gösteren raporun 10 yıllık büyüme ortalaması ise %5. Önümüzdeki on yıllık dönemde ise ortalama büyüme hızının %4,7 oranında olacağı tahmin ediliyor.

“Arz, talepten daha hızlı büyümeye devam ediyor”

Grafik-2Türkiye’nin kurulu gücü 2002-2015 yılları arasında iki katından daha fazla artış göstererek 41 GW’a yükseldi. Bu 41 GW’lık büyümenin nedeni, büyük ölçüde doğal gaz yatırımlarına ve hidro yatırımlara bağlanırken yatırımların %37’sini doğal gaz, %34’ünü hidro ve %20’sini kömür kaynaklı tesisler oluşturuyor.
Özelleştirmeler de dâhil olmak üzere, elektrik üretim sektörüne yapılan toplam yatırım miktarı 70 milyar dolar. Alınan toplam finansmanın 50 milyar dolara ulaştığını belirten çalışma, bunun 41 milyar dolarlık kısmının Türkiye menşeli bankalardan; 9 milyar dolarlık bölümünün ise yabancı bankalardan sağlandığını açıklıyor.
2009’daki küresel kriz sonrası dönemde, arzdaki büyümenin talepteki büyümeyi geçtiği ve bunun da piyasalarda kapasite fazlası oluşmasına neden olduğu görülürken kurulu güçteki büyümenin 2019’a kadar güçlü bir şekilde devam etmesi bekleniyor. 2016-2018 döneminde 18,5 GW yeni kapasitenin devreye gireceği, kurulu gücün 28 GW artarak 2026 yılına kadar 102 GW olacağı tahmin ediliyor.

“Termik projelerinin tümünün yapılandırılması risk taşıyor”

Türkiye’deki bankaların proje finans portfolyolarının %50-75 civarı, büyük bir bölümü enerji projelerinden oluşuyor. Rapordaki verilere göre, termik projelerinin tümünün yapılandırılması halinde, bankaların en az %4 oranında ilave provizyon ayırmaları gerekiyor ve bu da 2,6 milyar TL’ye tekabül edebilir. Rapor, böyle bir durumda finans çevrelerinin tümüyle zarar göreceğini ve çok ciddi riskler ortaya çıkabileceğinin altını çiziyor.

Grafik-3

“Gelecekteki projelerin %70’i yerel kaynaklara dayanacak”

Türkiye elektrik kapasitesinin ilerleyen yıllarda çoğunlukla yerel kaynaklara dayanacağını öngören rapor, 6.100MW’lık devreden çıkarma dikkate alındığında, 2026’ya kadar net kapasite artışını 28.500 MW olarak hesaplıyor. Ayrıca, linyit kömürüyle çalışan santrallerin rehabilitasyonu 3.000 MW civarı gizli kapasite artışıyla sonuçlanıyor.

2015 yılında, 860 MW’lık eski doğal gaz & fuel-oil santralinin devreden çıkarıldığını belirten çalışmaya göre, ilerleyen yıllarda yerel kaynakları kullanan projeler gelecekteki projelerin yaklaşık %70’ini oluşturacak ve yaklaşık 25,000 MW değere ulaşacak. Devreye girecek ve hâlihazırda finanse edilmiş olan doğal gaz projeleri 5.151 MW değerinde.

Grafik-4

“Yenilenebilir enerjinin kurulu güçteki payı %50’yi geçecek”

Özellikle, yenilenebilir enerji yatırımlarının finansmana hâkim olacağının altını çizen rapor, gelecek 34.600 MW’lık kapasitenin neredeyse yarısının finansman garantisinin alınmış olduğunu ve yaklaşık 18,000 MW’lık kapasitenin ise finansman ihtiyacı olduğunu açıklıyor. Finansman ihtiyacı içerisindeki projelerin %70’i yani yaklaşık olarak 12,500 MW’ı yenilenebilir enerji projelerinden oluşuyor. Bankanın analizlerine göre, yenilenebilir enerji projeleri sağlam para biriminde (hard currency) tarife garantisi ve mevcut fonlar nedeniyle kolaylıkla finansman almayı sürdürecek.
“Elektrik fiyatları, düşüş eğilimini sürdürecek”

Rapor, elektrik fiyatlarının fazladan kapasite ve düşük emtia fiyatları nedeniyle düşmeye devam edeceğini öngörüyor:

• Temel senaryo 2016-2026 ort. Elektrik fiyatı: 5,29 $c/kwh
• Kötümser Senaryo 2016-2026 ort. Elektrik fiyatı: 4,82 $c/kwh
• İyimser Senaryo 2016-2026 ort. Elektrik fiyatı: 6,40 $c/kwh

Raporun petrol, doğal gaz ve kömür piyasası için uzun vadeli tahminleri ise şöyle özetlenebilir:

PETROL: UZUN VADELİ TAHMİN varil başına 50-80 dolar bandı

• Düşük petrol fiyatları talep artışını tetikliyor; %1,8’lik büyüme 3 yılın en yüksek rakamı durumundadır.
• Arz halen daha hızlı büyüyor. Ortalama stok artışı 2015 yılında günlük 1,0 milyon varilden 2,0 milyon varile çıktı.
• Arz fazlasını sınırlı tutmaya yönelik çabalar sürüyor. Stokların günlük 1,75 milyon varil artacağı tahmin ediliyor.
• Petrol fiyatlarında varil başı 30-35 dolar dolaylarında dalgalanmalar var.
• Bazı analistler kısa vadede varil başı 20-25 dolar aralığı beklentisindeler.

DOĞAL GAZ: UZUN VADELİ TAHMİN 25-35$c/m3

• Avrupa’da spot gaz fiyatları 2015 yılında %15 düşüş gösterdi. (2014 yılında düşüş %25’ti)
• Kömürün düşük maliyetleri, yenilenebilir enerjinin çıkışı ve ılıman hava nedeniyle Avrupa, tüm dünyanın sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) fazlası için atık sahası haline geliyor.
• BOTAŞ düşen petrol fiyatlarından memnun ve TL cinsinden fiyatları muhafaza etmiş durumda. (80kr/m3).
• Doğal gaz maliyetlerindeki %35’lik azalma TL’nin %27 değer kaybını dengelemek için fazlasıyla yeterli olacak.

KÖMÜR: UZUN VADELİ TAHMİN 40-70$/ton

• 2015’te Çin’de elektrik talebinde yaşanan azalma ve yenilenebilir enerjinin beraberinde getirdiği çeşitlilik nedeniyle, kömür tüketimi %5 azaldı ve kömür ithalatı %35 düştü.
• Kombine Çevrim ve Gaz Türbin Santralleri (CCGTs) ABD’de kömürün yerine almaya devam ediyor ve kömürden elde edilen üretim %15 oranında azaldı.
• ABD ve Avustralya’daki arz fazlası ve Asya’da talebin beklenenden düşük olması kömür fiyatlarını aşağı çekmeye devam ediyor ve kömür fiyatları ton başı 45 doların altında seyrediyor.
Grafik-5

Kaynak: Garanti Bankası “2016 Elektrik Sektör Raporu”

*”Bu yazı Enerji Panorama dergisinin Haziran 2016 tarihli sayısı için özel hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Türkiye Enerji Vakfı’na aittir. Tekrar yayınlanması halinde kaynak gösterilerek bu sayfaya aktif bağlantı sağlanması zorunludur.”

*This entry is only available in Turkish.

Garanti Bankası tarafından hazırlanan “2016 Elektrik Sektör Raporu”na göre, banka bilançolarının büyük bir kısmı enerji projelerinden oluşuyor. Elektrik üretim sektörüne yapılan toplam yatırım miktarı 70 milyar dolara ulaşırken bankalardan alınan toplam finansman ise 50 milyar dolar. Finansman ihtiyacı olan projelerin %70’i yani yaklaşık olarak 12,500 MW’lık bir bölümü, yenilenebilir enerji projelerinden oluşuyor. Rapor, tarife garantisi ve mevcut fonlar nedeniyle yenilenebilir enerji projelerinin kolaylıkla finansman almayı sürdüreceğini belirtiyor.*

Esen ERKAN-Yazar, Enerji Panorama

“Talep, orta düzeyli büyüme aşamasına doğru ilerliyor”

Grafik-1

2016-2026 elektrik sektörü projeksiyonlarına yer veren rapor; küresel krizden sonra ortalama talepteki büyümenin %6,9’dan %5,1’e gerilediğini ve son dört yılın ortalamasının daha da azalarak %3,6’ya düştüğünü belirtiyor. Türkiye’de büyümeye yön veren unsurların yüksek düzeyden orta düzeyde büyüme aşamasına doğru ilerlediğini gösteren raporun 10 yıllık büyüme ortalaması ise %5. Önümüzdeki on yıllık dönemde ise ortalama büyüme hızının %4,7 oranında olacağı tahmin ediliyor.

“Arz, talepten daha hızlı büyümeye devam ediyor”

Grafik-2Türkiye’nin kurulu gücü 2002-2015 yılları arasında iki katından daha fazla artış göstererek 41 GW’a yükseldi. Bu 41 GW’lık büyümenin nedeni, büyük ölçüde doğal gaz yatırımlarına ve hidro yatırımlara bağlanırken yatırımların %37’sini doğal gaz, %34’ünü hidro ve %20’sini kömür kaynaklı tesisler oluşturuyor.
Özelleştirmeler de dâhil olmak üzere, elektrik üretim sektörüne yapılan toplam yatırım miktarı 70 milyar dolar. Alınan toplam finansmanın 50 milyar dolara ulaştığını belirten çalışma, bunun 41 milyar dolarlık kısmının Türkiye menşeli bankalardan; 9 milyar dolarlık bölümünün ise yabancı bankalardan sağlandığını açıklıyor.
2009’daki küresel kriz sonrası dönemde, arzdaki büyümenin talepteki büyümeyi geçtiği ve bunun da piyasalarda kapasite fazlası oluşmasına neden olduğu görülürken kurulu güçteki büyümenin 2019’a kadar güçlü bir şekilde devam etmesi bekleniyor. 2016-2018 döneminde 18,5 GW yeni kapasitenin devreye gireceği, kurulu gücün 28 GW artarak 2026 yılına kadar 102 GW olacağı tahmin ediliyor.

“Termik projelerinin tümünün yapılandırılması risk taşıyor”

Türkiye’deki bankaların proje finans portfolyolarının %50-75 civarı, büyük bir bölümü enerji projelerinden oluşuyor. Rapordaki verilere göre, termik projelerinin tümünün yapılandırılması halinde, bankaların en az %4 oranında ilave provizyon ayırmaları gerekiyor ve bu da 2,6 milyar TL’ye tekabül edebilir. Rapor, böyle bir durumda finans çevrelerinin tümüyle zarar göreceğini ve çok ciddi riskler ortaya çıkabileceğinin altını çiziyor.

Grafik-3

“Gelecekteki projelerin %70’i yerel kaynaklara dayanacak”

Türkiye elektrik kapasitesinin ilerleyen yıllarda çoğunlukla yerel kaynaklara dayanacağını öngören rapor, 6.100MW’lık devreden çıkarma dikkate alındığında, 2026’ya kadar net kapasite artışını 28.500 MW olarak hesaplıyor. Ayrıca, linyit kömürüyle çalışan santrallerin rehabilitasyonu 3.000 MW civarı gizli kapasite artışıyla sonuçlanıyor.

2015 yılında, 860 MW’lık eski doğal gaz & fuel-oil santralinin devreden çıkarıldığını belirten çalışmaya göre, ilerleyen yıllarda yerel kaynakları kullanan projeler gelecekteki projelerin yaklaşık %70’ini oluşturacak ve yaklaşık 25,000 MW değere ulaşacak. Devreye girecek ve hâlihazırda finanse edilmiş olan doğal gaz projeleri 5.151 MW değerinde.

Grafik-4

“Yenilenebilir enerjinin kurulu güçteki payı %50’yi geçecek”

Özellikle, yenilenebilir enerji yatırımlarının finansmana hâkim olacağının altını çizen rapor, gelecek 34.600 MW’lık kapasitenin neredeyse yarısının finansman garantisinin alınmış olduğunu ve yaklaşık 18,000 MW’lık kapasitenin ise finansman ihtiyacı olduğunu açıklıyor. Finansman ihtiyacı içerisindeki projelerin %70’i yani yaklaşık olarak 12,500 MW’ı yenilenebilir enerji projelerinden oluşuyor. Bankanın analizlerine göre, yenilenebilir enerji projeleri sağlam para biriminde (hard currency) tarife garantisi ve mevcut fonlar nedeniyle kolaylıkla finansman almayı sürdürecek.
“Elektrik fiyatları, düşüş eğilimini sürdürecek”

Rapor, elektrik fiyatlarının fazladan kapasite ve düşük emtia fiyatları nedeniyle düşmeye devam edeceğini öngörüyor:

• Temel senaryo 2016-2026 ort. Elektrik fiyatı: 5,29 $c/kwh
• Kötümser Senaryo 2016-2026 ort. Elektrik fiyatı: 4,82 $c/kwh
• İyimser Senaryo 2016-2026 ort. Elektrik fiyatı: 6,40 $c/kwh

Raporun petrol, doğal gaz ve kömür piyasası için uzun vadeli tahminleri ise şöyle özetlenebilir:

PETROL: UZUN VADELİ TAHMİN varil başına 50-80 dolar bandı

• Düşük petrol fiyatları talep artışını tetikliyor; %1,8’lik büyüme 3 yılın en yüksek rakamı durumundadır.
• Arz halen daha hızlı büyüyor. Ortalama stok artışı 2015 yılında günlük 1,0 milyon varilden 2,0 milyon varile çıktı.
• Arz fazlasını sınırlı tutmaya yönelik çabalar sürüyor. Stokların günlük 1,75 milyon varil artacağı tahmin ediliyor.
• Petrol fiyatlarında varil başı 30-35 dolar dolaylarında dalgalanmalar var.
• Bazı analistler kısa vadede varil başı 20-25 dolar aralığı beklentisindeler.

DOĞAL GAZ: UZUN VADELİ TAHMİN 25-35$c/m3

• Avrupa’da spot gaz fiyatları 2015 yılında %15 düşüş gösterdi. (2014 yılında düşüş %25’ti)
• Kömürün düşük maliyetleri, yenilenebilir enerjinin çıkışı ve ılıman hava nedeniyle Avrupa, tüm dünyanın sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) fazlası için atık sahası haline geliyor.
• BOTAŞ düşen petrol fiyatlarından memnun ve TL cinsinden fiyatları muhafaza etmiş durumda. (80kr/m3).
• Doğal gaz maliyetlerindeki %35’lik azalma TL’nin %27 değer kaybını dengelemek için fazlasıyla yeterli olacak.

KÖMÜR: UZUN VADELİ TAHMİN 40-70$/ton

• 2015’te Çin’de elektrik talebinde yaşanan azalma ve yenilenebilir enerjinin beraberinde getirdiği çeşitlilik nedeniyle, kömür tüketimi %5 azaldı ve kömür ithalatı %35 düştü.
• Kombine Çevrim ve Gaz Türbin Santralleri (CCGTs) ABD’de kömürün yerine almaya devam ediyor ve kömürden elde edilen üretim %15 oranında azaldı.
• ABD ve Avustralya’daki arz fazlası ve Asya’da talebin beklenenden düşük olması kömür fiyatlarını aşağı çekmeye devam ediyor ve kömür fiyatları ton başı 45 doların altında seyrediyor.
Grafik-5

Kaynak: Garanti Bankası “2016 Elektrik Sektör Raporu”

*”Bu yazı Enerji Panorama dergisinin Haziran 2016 tarihli sayısı için özel hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Türkiye Enerji Vakfı’na aittir. Tekrar yayınlanması halinde kaynak gösterilerek bu sayfaya aktif bağlantı sağlanması zorunludur.”

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz