Doğal Gaz ve Petrol Fiyatları: Karmaşık Bir İlişki (mi?)-Natural Gas and Crude Oil Prices: A Complex Relationship (?)

0
1208

Dr. Fatih Cemil Özbuğday

TENVA Araştırma Merkezi Direktörü

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İktisat Bölümü

Ülkelerin ekonomilerini en çok etkileyen iki emtia petrol ve doğal gazdır. Bu ikilinin fiyatlarındaki değişim hem mikro hem de makro bazda ülke ekonomilerinin dengesini değiştirmektedir. Dolayısıyla bu iki ürünün fiyatlarının seyri ve birbiriyle ilişkisi, üzerinde durulması gereken çok önemli bir husustur. Son yazımızda petrol fiyatlarının ekonomisi üzerinde durduk. Bu yazımızda ise doğal gaz ve petrol fiyatları arasındaki ilişkiye odaklanacağız.*

Doğal Gaz ve Petrol Fiyatları Hangi Vasıtayla Birbiriyle Bağlantılı?

Doğal gaz ve petrol, tüketimde birbirlerinin ikamesi iken; üretimde birbirlerinin hem ikamesi hem de tamamlayıcısıdır. Örneğin, elektrik üretiminde ve endüstriyel sektörlerde petrol ve doğal gaz birbirinin ikamesi durumundadır ve petrol fiyatlarındaki bir artış tüketicilerin doğal gaza geçiş yapmasını yönlendirmektedir. Öte yandan artan petrol talebiyle birlikte fiyatlardaki bir artış, daha fazla sondaj ve iş gücü talebini beraberinde getirerek bu girdilerin maliyetini artırmakta ve bu girdilerin kullanıldığı doğal gaz üretimini aşağıya çekmektedir. Başka bir durumda ise, artan petrol talebi ve fiyatı, petrolle birlikte rezervuarlardan çıkarılan doğal gaz (associated gas) üretimini artırarak doğal gaz fiyatlarının düşmesine neden olabilmektedir.

Doğal gaz ve petrol fiyatlarının ilişkili olmasına yol açan bir başka faktör ise sıvılaştırılmış doğal gazdır (LNG). LNG kontratlarının çoğu petrol fiyatına endekslenmiştir. Dolayısıyla petrol fiyatlarındaki bir artış, doğal gaz fiyatlarındaki bir artışa karşılık gelmektedir.

Her ne kadar yukarıda bahsedilen faktörler doğal gaz fiyatlarını farklı bir yöne çekse ve petrol fiyatlarının doğal gaz fiyatları üzerinde net etkisinin ne olacağı bilinemese de, doğal gaz fiyatları ve petrol fiyatları arasındaki ilişkiyi gösteren kabaca bir ölçü olduğu söylenmektedir: ABD özelinde, West Texas Intermediate (WTI) petrol fiyatı ile Henry Hub (HH) doğal gaz fiyatı arasında geçmişte 10:1 olduğu söylenen, 2000’li yıllarda ise 6:1 oranına yakınsadığı ifade edilen bir ilişki mevcuttur. Ancak aynı oran 2010’lu yılların başından itibaren 20:1’in üzerinde seyretmektedir. İlgili zaman serilerini dikkatle incelediğimizde, petrol fiyatının ciddi bir şekilde arttığını, doğal gaz fiyatının ise belli bir ortalamanın etrafında seyrettiğini hatta reel olarak düştüğünü görmekteyiz. Bunun temel sebebinin ise Amerika’daki kaya gazı üretimindeki patlama olduğunu anlıyoruz.

Her ne kadar petrol ve doğal gaz fiyatları arasındaki ilişkiyi betimleyen bu kabaca ölçü Amerika’lı enerji iktisatçılarının işini kolaylaştırsa da, söz konusu ilişkinin genel-geçerliliği şüphelidir. En nihayetinde ham petrolün fiyatı dünya piyasasında belirlenirken, doğal gaz piyasaları bölgesel olarak ayrımlanmıştır. Örneğin, kaya gazı bolluğunun arzı artırdığı rekabetçi Kuzey Amerika piyasalarında doğal gazın fiyatı düşüktür. Asya’da ise uzun-vadeli kontratlarda fiyatı petrole bağlanan doğal gaz ise daha pahalıdır. Piyasaların bu şekilde bölümlenmesinden ve ayrışmasından ötürü, doğal gaz ve petrol fiyatları arasında asimetrik bir ilişki vardır: petrol fiyatlarındaki değişmeler doğal gaz fiyatındaki değişmeleri tetiklerken, doğal gaz fiyatındaki değişmelerin petrol fiyatı üzerinde herhangi bir etkisi yoktur.

gaz-petrol

Petrol Fiyatlarındaki Düşüş Türkiye’de Doğal Gaz Fiyatları için Ne Anlama Geliyor?

Petrol ve doğal gaz fiyatları arasındaki yukarıda sözünü ettiğimiz asimetrik ilişkinin ışığında, petrol fiyatlarının son zamanlarda varil başına 50 Dolar’ın altına inmesinin Türkiye’de doğal gaz fiyatları için sonuçları olacağı aşikârdır. Ancak bu sonuçların büyüklüğü konusunda net bir yanıt vermemiz mümkün görünmemektedir. Bunun en temel nedeni ise doğal gaz fiyat formüllerinin gizli ve kontrata özel olmasıdır.

Piyasanın büyük bir bölümüne gaz arzı sağlayan BOTAŞ üçer aylık dönemlerde (Ocak, Nisan, Temmuz, Ekim) düzenlenen ve farklı petrol ürünlerinin (gas oil, ağır fuel oil ve hafif fuel oil) fiyatına dayalı formüllerle gaz ithalatını gerçekleştirmektedir. Üç ayda bir yapılan bu düzenlemelerde, formüllerde yer alan petrol ürünlerinin Avrupa’daki son 6 aylık fiyat ortalamaları dikkate alınmaktadır. (1) Dolayısıyla, örneğin 2015 Ocak ayı içerisinde güncellenecek fiyatlarda 2014 Haziran – 2014 Aralık ayı süresince Avrupa’daki ortalama gas oil (GO %0,2 S), ağır fuel oil (FO %1 S) ve hafif fuel oil (FO %3,5 S) fiyatları etkili olacaktır. Şimdi, Türkiye’de Ocak ayı fiyatları için çok kaba bir hesap yapalım. Avrupa’da 2014 Haziran – 2014 Aralık döneminde ağır fuel oil fiyatında % 36, hafif fuel oil fiyatında ise % 29’luk bir düşüş görüldü (vergi ve harçlar hariç). Vergi ve harçlar dâhil edildiğinde aynı rakamlar sırasıyla % 31 ve % 28. (2) Gas oil fiyatına tam olarak erişememekle birlikte, onun fiyatındaki değişimin de ağır ve hafif fuel oil fiyatındaki değişimden geri kalmadığını varsayalım. Yani, ilgili petrol ürünlerinin Avrupa’daki ortalama fiyatlarında son 6 ayda yaklaşık % 30 civarında bir düşüş göze çarpıyor. O halde Türkiye’de doğal gazın fiyatı Ocak ayı içerisinde % 30 düşmeli mi? Yanıtımız hayır. Çünkü doğal gaz fiyatının hesaplanmasında kullanılan formüllerde ilgili petrol ürünleri için kullanılan katsayıları bilmiyoruz. Öte yandan, ilgili petrol ürünlerinin fiyat artışlarının ve düşüşlerinin doğal gaz fiyatına simetrik bir şekilde yansıtıldığından da emin değiliz. Yani, petrol fiyatındaki artışlar doğal gaz fiyatına tam olarak yansıtılırken, petrol fiyatındaki düşüşler doğal gaz fiyatlarına aynı ölçüde yansıtılmayabilir. Formülle ilgili bilmediğimiz ve emin olmadığımız bütün bu unsurların yanı sıra, aynı dönem içerisinde Dolar kurunun yaklaşık % 10 artmış olması da doğal gaz fiyatının düşmesinde bir engel olarak karşımıza çıkmakta.

Doğal gaz fiyatındaki düşüş ile ilgili bir başka muamma ise Putin’in son Türkiye ziyaretiyle birlikte gelen % 6’lık indirim. Bu indirimin doğal gaz fiyat formüllerinden mi kaynaklandığı yoksa ilaveten bir indirim mi olduğu henüz netleşmiş değil. Bütün bu belirsizliklerin yanında kesin olarak bildiğimiz bir şey var ki, o da yapılacak olan nihai indirimlerin tüketicilere yansıtılmayacağı ve önceliğin BOTAŞ’ın zararının kapatılması olduğu.

1. Bkz: Rekabet Kurulu’nun BOTAŞ ile ilgili aldığı kararlar.

2. Kaynak: Oil Bulletin, Avrupa Komisyonu

tablo-cemil-hoca

 *”Bu yazı Enerji Panorama dergisinin Şubat 2015 sayısı için hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Türkiye Enerji Vakfı’na aittir. Tekrar yayınlanması halinde kaynak gösterilerek bu sayfaya aktif bağlantı sağlanması zorunludur.”

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz